1 Nisan 2012 Pazar

Mühendis Zekâsını Mühendis İnadı Paklar

O üstün! Mühendis zekâm ile bankamatik de yaşadığım maceramı paylaşmıştım. Eğer onu henüz okumadıysanız öncelikle onu okumanızı tavsiye ederim. Zira bu onun devamı niteliğinde olacak. İlk yazımı buradan okuyabilirsiniz

                Bankamatikle malum olayları yaşayınca kendime çok kızdım ilk başta. “Böyle bir hataya nasıl düştün alet bozuk işte ne zorluyorsun şansını”  diye söyleniyordum. Sonra düşündüm zaten ilk etapta 5 TL kaldı içeride. Her halükarda bu 5 TL yi almak için bankayla muhatap olacağım. Şimdiye kadar hakkım olan tek kuruşu hiçbir kurumda bırakmadım, bırakmaya da niyetli değilim. 50-100 TL kaybetsem içime dert olmaz ama haksız yere bir kurumda 3-5 TL param kalsa içime sinmez. Kendimi kandırılmış, aldatılmış hisseder peşine düşerim. Zaten 5 TL yi almak için uğraşacağım bunlarla 15 olsa ne değişir diyerek kendime kızmaktan vazgeçtim.
Doğru yollandım en yakın bankaya gitmek için. Banka otobüsle yarım saatlik mesafede. Atladım gittim bankaya. Güvenlik görevlisine bankamatikte param kaldı nereye başvuracağım diye yardımcı olmasını istedikten sonra (Bu arada güvenlik görevlilerinin hiç sevmedikleri şeydir kendilerine danışmaymış gibi her şeyin sorulması, babamdan biliyorumJ ) Cengiz beye yönlendirildim. Cengiz bey bir savcı edasıyla “anlatın nasıl oldu” diye sorguya aldı beni. Ben de bankamatiğe hırsız muamelesi yaparak ortamın havasına uygun olarak olayı anlattım ve bankamatik hakkında gerekenin en kısa sürede yapılmasını ve maddi kaybımın yasal faizi olmadan tarafıma ödenmesini talep ettim. Kaç lira kaldı içeride sorusuna 14.90 TL deyince söylediklerimi dilekçe haline getirdiği kâğıttan başını kaldırmadan gözlüğü ile kaşları arasından bana bir bakış attı ve o miktarın bozuk para olarak içeride kalmasına imkân yok diye hafif alaycı ve biraz da işin aslını anlamaya çalışır bir eda ile benden bir açıklama bekledi. Tek seferde kalmadı zaten iki kez işlem yaptım toplam kalan tutar bu deyince kafasını kağıttan kaldırıp, yaptığımı teyit etmek için tekrarladı “2 kez mi?” evet dedim. “bozuk makinede neden 2. Kez işlem yaptınız peki?” duraksadım, kalan kısmının üstüne ağırlık yaptırıp hepsini birden düşürmeyi amaçladım falan desem iş uzayacak, “bu sefer veri zannettim” diyerek geçiştirmek istedim ama Cengiz beye de hafif tonda bir kahkaha attırmaktan kurtulamadım.
Neyse dilekçe dolduruldu ve işleme konuldu. Bankamatiğe ekip gönderip kontrol ettirdikten sonra içerden para çıkarsa ödemenin yapılabileceğini belirtti. Benden sonra başkası işlem yaparken kalan paraların onun önüne dökülebileceğini belirterek, içeriden para çıkmadı diyerekten talep hakkımın engellenmesinin önüne geçmek için not düştürdüm. 2 hafta sonra sonuçlanır dedi ve ardından 2 haftalık bekleme süresi başladı…
1 ay sonra yolum banka önüne düşünce girdim içeri hemen dilekçenin sonucunu sordum. Cengiz beyi işaret ettiler. Bilgisayarından bilgilerimi kontrol etti ve “Ekiplerimiz gidip incelemişler ama fazla para çıkmamış” diyerek sonucun olumsuz olduğunu belirtti. Ben de dilekçeye düşürdüğüm notu hatırlatarak, paranın çıkmamasının benim haksız olduğumu gösteremeyeceğini belirterek ne yapılması gerektiğini sorduğumda “yapacak bir şey yok ama isterseniz bir kez daha inceletebiliriz” dedi. Peki dedim ve bir ay sonra gittiğimde yine aynı cevapla karşılaştım ve bir de Cengiz beyin “15 TL için bizi böyle uğraştırıyor, ne adamlar var.” diyen tavırlarıyla… “Yine yapacak bir şey yok” adındaki kolaya kaçmanın en basit ve insanın sinirlerini hoplatan cümleyle karşılaştım. Biraz üst perdeden bir ses tonuyla “yapacak bir şeyler olmalı Cengiz bey” deyince biraz toparlanıp ciddileşerek. “Benim yapabileceğim şey dilekçe ile şikayetinizi iletmek, başka bir şey yapamam Cihan bey” diyerek karşılık verdi. Kendisine “Sizi yapamayacağınız şeylere zorlamıyorum, paramın ödenmesi için yapılması gereken neyse yardımcı olun, nereyle çözeceksek bu sorunu orayla çözelim.” Diyerek ortamı biraz yumuşattıktan sonra telefon bankacılığı ile müşteri temsilcisine bağlanmamı sağladı ve bütün olayı bir de onlara anlattıktan sonra yine 2 haftalık bir bekleme süresi verdiler. Peki diyerek ayrıldım. Çok da acelem olmadığından direkt 2 hafta biter bitmez gitmiyordum bankaya yine bir aydan sonra işim o taraflara düşünce uğradım. 3. Denemede de olumsuz yanıt aldıktan sonra bu sefer haklı müşteri hattıyla irtibata geçerek ezberlediğim hikâyemi onlara da okudum. Herkese de tabi para çekme işlemini iki kez tekrarladığımı belirtmek zorunda kalıyordum 14.90 ı açıklamak için.J
Aradan artık 6 ay civarında bir süre geçmişti. Bu sefer de sorunum çözülmezse sıradaki merciin “tüketici hakları kurulu” olduğunu düşünüp, şimdiden yapmam gerekecek olanları tasarlıyordum. Bankaya girince direkt güvenlik görevlisiyle göz göze geldik. Bana şöyle bir baktı ve ardından gevrek bir gülüş attı. Sen hala paranı alamadın mı yahu diyerek gülüşünü tekrarladı. Sorma ya uğraştırıp duruyorlar işte diyerek doğru telefona yöneldim. Telefonu bankadan etmemin sebebi de malum, müşteri hizmeti denilen ve bir alışveriş veya anlaşma sonrası geri hizmet olup, ücretsiz verilmesi gereken bir hizmetin dakika başı ücretlendirme ile ve daha da saçma bir uygulamayla her yöne dakikalarım olmasına rağmen harici ücretlendirilmesi. Ahizeyi kaldırdım ve temsilciye bağlandım. Sonucun ne olduğunu sorduğumda, bu kadar prosedürle uğraştırsalar da sonunda parayı hesabıma tekrardan aktardıklarını duyunca rahatladım. Telefonu kapattım ve tam kapıya yönelmişken, hınzır ve tombul güvenlikçinin attığı lafla karşılaştım. “Hayırdır, yine mi vermediler senin parayı?” “Yok aldım bu sefer” deyince yüzündeki gülümseme kayboldu bir anda, hafif bir fısıltıyla “helal olsun” dedi kendi kendine. Hakkımı yedirmemiştim ve hemen bankamatikten paramı çektim. Eee öğrenci adamız, 3-5 lira bile lazım oluyor, cebimizde dursun şöyle.
Bu mücadelemden zaferle ayrıldığım gibi birkaç haksızlık yaşadığım olay daha oldu başka kurumlarla. Bunları da en kısa sürede paylaşmayı planlıyorum. Bu olay örgüsünde sizin yorumunuz düşünceniz ne olurdu bilemem ama hakkınızı yedirmeyin deyip, sevgilerimi sunuyorum…

4 yorum:

  1. Hakkımız olanı şartlar ne olursa olsun almamız gerektiğini düşünenlerdenim ben de .İyi yapmışsın Vallahi.:)

    YanıtlaSil
  2. Aynen vişnap ben de aynı fikirde olduğumdan hiç sevmem bu durumları ve sonuna kadar da mücadele ederim alabilmek için :)

    YanıtlaSil
  3. Cihan Bakacak,buraya ben yazmıstım ama nereye gitmis?

    YanıtlaSil
  4. Adsız, adsız olduğun için kim olduğunu nereye yorum yazdığını bilemiyorum:) ama reklam ve küfür içerikli değildiyse yorumun silmemişimdir. Belki "İşte mühendis zekası" yazıma yazdığın yorumu hatırlıyorsundur.

    YanıtlaSil

Yorumunuzu Buraya yazabilirsiniz...